HAC VE UMRE İLE İLGİLİ AYETLER
* Şüphesiz, 'Safa' ile 'Merve' Allah'ın işaretlerindendir.
Böylece kim Evi (Kabe'ye) hacceder veya umre yaparsa, artık bu ikisini tavaf
etmesinde kendisi için bir sakınca yoktur. Kim de gönülden bir hayır yaparsa
(karşılığını alır). Şüphesiz Allah, şükrün karşılığını verendir, bilendir.
(BAKARA SURESİ / 158)
* Sana, hilalleri (doğuş halindeki ayları) sorarlar. De ki:
"O, insanlar ve hac için belirlenmiş vakitlerdir. İyilik (bir), evlere
arkalarından gelmeniz değildir, ama iyilik sakınan(ın tutumudur). Evlere
kapılarından girin. Allah'tan sakının, umulur ki kurtuluşa erersiniz.
(BAKARA SURESİ / 189)
* Haccı ve umreyi Allah için tamamlayın. Eğer (düşman, hastalık
ve buna benzer nedenlerle) kuşatılırsanız, artık size kolay gelen kurban(ı
gönderin). Kurban yerine varıncaya kadar başlarınızı tıraş etmeyin. Kim sizden
hasta ise veya başından şikayeti varsa, onun ya oruç ya sadaka veya kurban
olarak fidye (vermesi gerekir). Güvenliğe kavuşursanız, hacca kadar umre ile
yararlanmak isteyene, kolayına gelen bir kurban(ı kesmek gerekir). Bulamayana
da, hac'da üç gün, döndüğünüzde yedi (gün) olmak üzere, bunlar, tamı tamına on
(gün) oruç vardır. Bu, ailesi Mescid-i Haram'da olmayanlar içindir. Allah'tan
korkun ve bilin ki Allah, muhakkak cezası pek çetin olandır.
(BAKARA SURESİ / 196)
* Hac, bilinen aylardır. Böylelikle kim onlarda haccı farz
eder (yerine getirir)se, (bilsin ki) hacda kadına yaklaşmak, fısk yapmak ve
kavgaya girişmek yoktur. Siz, hayır adına ne yaparsanız, Allah, onu bilir. Azık
edinin, şüphesiz azığın en hayırlısı takvadır. Ey temiz akıl sahipleri, benden
korkup-sakının.
(BAKARA SURESİ / 197)
* Rabbinizden bir fazl istemenizde sizce sakınca yoktur.
Arafat'tan hep birlikte indiğinizde Allah'ı Meş'ar-ı Haram'da anın. O, sizi
nasıl doğru yola yöneltip-ilettiyse, siz de O'nu anın. Gerçek şu ki, siz bundan
evvel sapmışlardandınız.
(BAKARA SURESİ / 198)
* (Hac) ibadetlerinizi bitirdiğinizde, artık (cahiliye
döneminde) atalarınızı andığınız gibi, hatta ondan da kuvvetli bir anma ile
Allah'ı anın. İnsanlardan öylesi vardır ki: "Rabbimiz, bize dünyada
ver" der; onun ahirette nasibi yoktur.
(BAKARA SURESİ / 200)
* Sayılı günlerde Allah'ı anın. İki günde (Mina'dan dönmek
için) elini çabuk tutana günah yoktur, geri kalana da günah yoktur. (Bu)
sakınan için(dir). Allah'tan korkup-sakının ve gerçekten bilin ki, siz O'na
döndürülüp-toplanacaksınız.
(BAKARA SURESİ / 203)
* Ey iman edenler, akitleri yerine getirin. İhramlı iken
avlanmayı helal saymaksızın ve size okunacaklar dışta tutulmak üzere, hayvanlar
size helal kılındı. Şüphesiz Allah, dilediği hükmü verir.
(MAİDE SURESİ / 1)
* Ey iman edenler, Allah'ın şiarlarına, haram olan ay'a,
kurbanlık hayvanlara, (onlardaki) gerdanlıklara ve Edenlerinden bir fazl ve
hoşnutluk isteyerek Beyti-i Haram'a gelenlere sakın saygısızlık etmeyin.
İhramdan çıktınız mı artık avlana bilirsiniz. Sizi Mescid-i Haram'dan
alıkoyduklarından dolayı bir topluluğa olan kininiz, sakın sizi haddi aşmaya
sürüklemesin. İyilik ve takva konusunda yardımlaşın, günah ve haddi aşmada
yardımlaşmayın ve Allah'tan korkup-sakının. Gerçekten Allah (ceza ile)
sonuçlandırması pek şiddetli olandır.
(MAİDE SURESİ / 2)
* Deniz avı ve onu yemek size ve (yeryüzünde) dolaşanlara bir
yarar olarak helal kılındı. İhramlı olduğunuz sürece kara avı ise size haram
kılınmıştır. O'na (götürülüp) toplanacağınız Allah'tan korkup-sakının.
(MAİDE SURESİ / 96)
* Gerçek şu ki, inkar edip Allah yolundan ve yerlilerle
dışarıdan gelenler için eşit olarak (haram ve kıble) kıldığımız Mescid-i
Haram'dan alıkoyanlara, orada zulmederek adaletten ayrılanlara acı bir azap tattırırız.
(HAC SURESİ / 25)
* "İnsanlar içinde haccı duyur; gerek yaya, gerekse uzak
yollardan (derin vadilerden) gelen yorgun düşmüş develer üstünde sana
gelsinler."
(HAC SURESİ / 27 )
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder